Düşüncelerimizi Esnetmek

Şimdi ülke olarak genel sorunumuzu yazıyorum. Bu sorunu açtığımız an muassır medeniyetler seviyesine 10 adım daha yaklaşırı İddialıyım :)

1. Düşüncelerimiz esnek değil.
2. Düşüncelerimizi savunmak için argüman üretemiyoruz.

1. Konudan gireyim...
Hayatta belirli kurallarla belirlenmemiş herhangi bir konunun belirli bir cevabı tek doğrusu yoktur.
Böyle belirsizliğin olduğu bir durumda nasıl hayatta kalabiliyoruz ? Tecrübe ile, tecrübe bize belirli bir özgüven ve bilgi birikimi sağlar.
Genelde tecrübeme dayanarak doğrusu şu olmalı deriz ama dediğim gibi hayat siyah veya beyaz olmadığı için o tecrübe hiçbir zaman mutlak doğru olmuyor. O tecrübe sadece bize nereden başlanması gerektiğini ışık olabilir.

O yüzden burada okuduklarınızı yararlanmanız gereken bir kaynak yerine mutlak doğrular olarak alırsanız. Denklemdeki 1 tane değişkenin değişimiyle anında patlarsınız. Hep de diyoruz 5 şıklı Üniversite Sınavı çözmüyoruz.
Başkalarının fikirlerini dinleyip tecrübelerini öğrenmek önemlidir. Zaten bu sitede olduğunuza göre bu yüzden buradasınız. Tecrübeden yararlanmazsanız "Kadınlar Zengin Erkeklerle birlikte olur" cümlesini kuran adamdan farkınız kalmaz.

2.Konudan Devam Edelim
Bizde eğitim sistemi ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Sağlıklı tartışma yapamıyoruz. Bu belirli bir gruba ait de değil. En yakınımızdaki insanla bile yapamıyoruz. Karşı argüman geldiği an sanki namusumuza dil uzatılmış gibi tepki veriyoruz.
Birbirimizi dinlemiyoruz. Egolarımız çok şişik.Argümanlar Whataboutism'den hallice. Bu da tartışmayı kısır döngüye sokuyor. Whataboutism'e örnek vermek gerekirse;

Twitter'da biri Sokak hayvanlarına yardım ettik 10 kilo mama dağıttık diye twit atıyor.
Alta gelen twit şu İşte siz onlara gelene kadar afrikadaki aç çocukları yardım etseydiniz diyor.

Afrikadaki çocukları da başkaları yardım etsin yani bunun şimdi konuyla ne alakası var.
Ben lisedeyken münazara yarışmaları olurdu liselerarası orda savunduğumuz şeyi sonuna kadar her türlü çirkefliği yaparak savunurduk çünkü ucunda para ödülü prestij kazanma vs vardı. Gerçek hayata geldiğimizde en ufak bir kazanç yok.

Tartışmayı kazanıp kaybetmek size çoğu durumda bir şey kazandırıp kaybettirmez.
Hatta egosu şişik katı düşünceli biriyle karşılaştığınızda tamam sen haklısın deyip kendinizi yıpratmamak ömrünüzü uzatır :).
Ben ya baştan o tartışmaya hiç girmemeyi ya da baktım çok katı düşünceli biri sinirlendirebildiğim kadar sinirlendiriyorum.

Kadınlarla tartışmaya girmeyin diyoruz ya tam da bu sebeplerden. Kaybetseniz kaybeden ezik. Kazansanız egosunu yıkan şerefsiz olursunuz :)

Bu arada güzel bir kurs önerisi vereyim bu konuyla alakalı. https://www.coursera.org/search?query=Think%20Again&=

//Arsle